30 yaşındaki oyuncu Sarp Akkaya, 'Ezel' dizisindeki 'Tefo' karakteriyle beğeni topluyor. "Büyük bir hırsla 'Tefo'nun kendi kararını vereceği günü bekliyorum" diyen Akkaya ekliyor: Ben gülerim güldürürüm, hiç Tefo gibi değilim.
Bu yılın kuşkusuz en çok konuşulan dizisi 'Ezel' oldu. Gerek senaryosu, gerekse oyunculuklarıyla büyükküçük herkesin ilgisini çeken dizide parlayan bir isim de 'Tefo' karakterini canlandıran oyuncu Sarp Akkaya oldu. Daha önce, 'Kurtlar Vadisi' de dahil olmak üzere birçok dizide rol alan Akkaya, asıl çıkışını 'Ezel'de yapmasını, senaryonun ve yönetmenin başarısına bağlıyor. "Ezel'in senaryosu, Türkiye'de okuduğum en iyi kurguya sahip senaryo" diyen Sarp Akkaya, dizinin gelecekteki her bir bölümünün de çok iyi tasarlandığını belirtiyor. Artık 'Tefo'nun kendi kararını vereceği günü beklediğini ifade eden başarılı oyuncuyla, 'Ezel' ve 'Tefo' fırtınasını konuşmak için biraraya geldik. Söyleşimize, Akkaya'nın anne ve babası da eşlik etti ve onların gözünde de yaşadıkları haklı gururu gördük...
Sarp Akkaya deyince genelde 'O kim?' deniyor ama 'Tefo'yu tanımayan yok. Ne diyorsunuz bu duruma?
Ben 'Tefo' olana kadar 'Ahmet' de oldum, 'Mehmet' de oldum, 'Servet' de... Bir sürü şey oldum yani. Mesela 'Kurtlar Vadisi'nde oynarken de herkes, 'Servet' diye biliyordu beni.
Ama hiçbiri 'Tefo' kadar patlama yapmadı herhalde...
Evet, hiçbiri bu kadar tutmamıştı. Televizyon seyircisi beni 'Tefo' diye tanıyor ama yakın çevrem hâlâ Sarp olduğumu bildiği için bir sıkıntı çekmiyorum (gülüyor). Aslına televizyona çıkan herkesin yaşadığı bir durum bu. Bir karakteri canlandırıyorsanız, insanlar hem sizi o zannediyorlar, hem de onunla çok yakın arkadaş olduklarını sanıyorlar. Ya da karakterden yola çıkarak kendi düşmanları gibi de görebiliyorlar.
SENARYOYU MERAK EDİYORUZ
Diziye başlarken 'Tefo' karakterinin bu kadar beğenileceğini, konuşulacağını tahmin ediyor muydunuz?
Hayır, hiç tahmin etmiyordum. Eğer oynadığınız dizideki ana hikayenin çok vazgeçilmez bir parçası değilseniz, fazla bir öngörünüz olamıyor. Ama 'Tefo'nun bu kadar popüler olmasının çeşitli nedenleri var bence. Başlıca iki nedeni de senaryo ve yönetimdir. Yani önce yönetmenin başarısıdır. Sonra oyuncunun performansı gelir. Ben hâlâ her bölüm geldiğinde senaryoyu hayranlıkla okuyorum. Zaten sette hepimiz öyleyiz. Senaryo elimize ulaşınca nerede sakin bir yer bulursak, çekilip neler olacak merakıyla okumaya başlıyoruz.
Seyirci dizideki gelişmelere çok şaşırıyor, siz de şaşırıyor musunuz?
Hem de çok. Ben bir bölümü okuduktan sonra çoğu zaman senaristi arayıp, "Senin bölüm sonu diye yazdıkların, benim sezon finallerim oluyor" dedim yani... Olaylar o kadar hızlı gelişiyor, o kadar büyük büyük durumların içine girip çıkılıyor ki, ben hayranlıkla ve şaşkınlıkla okuyorum senaryoyu.
Herkes yakında her şeyin ortaya çıkacağını ve dizinin temposunu kaybedeceğini düşünüyor. Ne dersiniz?
Ben de o zaman şu soruyu sorarım: Neyin ortaya çıkması sizin için son olur? Çünkü sizin için bir şeyin ortaya çıkmasıyla gelecek son, bizim hikayenin başlangıcı olabiliyor. Bizim hikaye, herkesin 'bitti' dediği yerde başlıyor. Zaten o yüzden hızlı bir kurguya sahip, o yüzden çok tuttu.
BİZDE KÖTÜ ADAM YOK
Peki 'Tefo' karakteri neden bu kadar sevildi, hangi özelliği milletin bu kadar hoşuna gitti sizce?
Bizim hikayemizdeki karakterlere bakıldığında, 'Şu iyi, şu kötü' denemiyor. Bu hikayede kötü adam yok aslında, hata yapmış adamlar var. Herkesin hayatta hata yapabileceği gibi... Sadece bizimkiler çok büyük hatalar yapmışlar. Bence 'Tefo'nun bu kadar sevilmesinin nedeni, Ali'yi, Ali'de kendine benzettiği şeyi seviyor olması. Yani 'Tefo'nun da birini seviyor, sevebiliyor olması, insan olması, sadece görev adamı, tetikçi olmaması hoşuna gitmiş olabilir seyircinin.